Evrim Teorisi ve Tanrı İnancı

Evrim teorisi; Darwin’in bu teoriyi şekillendirdiği dönemde, ilahi yaratılışın karşısında sözde bilimsel bir temele sahip bir teori olarak ortaya çıkmıştı. Darwin gibi sadece yüzeysel olarak araştırma yapan bir kişinin, canlılardaki organize yapılanmayı o dönemdeki teknoloji ile keşfedebilmesi söz konusu değildi. Evrimciler, yıllarca çeşitli sahte deliller ve rekonstrüksyon (yeniden yapılandırma) yöntemleri ile sözde ara geçiş formu üretmeye çalışsalarda, geçen yıllar onların sahte delillerini ortaya çıkardı. Ortaya çıkan bu sahte delillerin ardından bu sefer Tanrı yani sonsuz akıl sahibi, herşeyi planlı ve bilinçli bir şekilde yaratan Tanrı inancını sözde evrimsel düşünce ile birlikte yürütmeye çalıştılar. Yani Tanrı’nın canlılığı sözde evrimsel süreç ile yarattığı düşüncesini empoze etmeye çalıştılar.

Yazımızdaki Başlıklar

• 1 Tanrı’nın, Canlılığı Evrim ile Yaratmadığının Paleontolojik Delilleri
  • 1.1 Ara form Hakkında Önemli Detaylar
  • 1.2 Tanrı ve Ara Form
• 2 Tanrı’nın Evrim Olmadan Yaratması Nasıl Gerçekleşti?

Bir kısım din adamları, Tanrı’nın canlıları evrimsel bir aşama ile yaratabilecekleri kanaatine vardırlar. Ancak onların bu kanaati ne Tanrı’nın göndermiş olduğu kutsal metinlere dayanmaktaydı, ne de canlılık tarihindeki ilerlemeye. Fosil kayıtlarını, amberleri ve diğer bulguları incelediğimizde, canlıların milyonlarca yıl boyunca en ufak bir değişikliğe uğramadan kendi DNA’larnı koruyarak geldiğini bizlere gösterdiler. Şimdi Tanrı inancının yani İslam’i terminolojide Yüce Allah’ın yaratmasının, evrim teorisi ile bağdaşmadığını maddeler halinde inceleyelim:

Tanrı’nın, Canlılığı Evrim ile Yaratmadığının Paleontolojik Delilleri

Paleontolojik deliller ile bir canlının evrimsel aşamalar ile değişiklik gösterip göstermediğini görebiliriz. Yeryüzü katmanları altında keşfedilen yaklaşık 250 milyondan fazla fosil içerisinde ara tür fosilinin bulunmadığını göstermektedir.

Ara form Hakkında Önemli Detaylar

Ara form bir canlının yarı gelişmiş yarı gelişmemiş hali değildir. Bu canlıların zaten ara fosillerine rastlamazsınız. Ara formlar iki canlı türü arasında var olan başka bir türü temsil eder. Bu türler zaten hiç bir zaman var olmamıştır. Yani “1” isimli canlıdan “3” isimli canlıya sözde evrimsel aşamalar ile geçerken, “1.1” , “1.5” , “2.4” gibi ara noktadaki canlılar zaten hiç yoktur. İşte sözde rekonstrüksiyonlar yöntemi ile üretilen sahte deliller bunlardır. Bu canlılar olmamasına rağmen sözde ara formlarını üreterek evrime delil gibi gösterirler. Kısacası “1” veya “3” isimli canlı hep “1” veya “3” olarak kendisini DNA’sındaki bilgiyi muhafaza ederek soyunu devam ettirmiştir. Bulunan tüm fosillerde hep ilk olarak var olan veya soyu tükenmiş ve tastamam canlı formlarıdır. Ara form delili bulunamaktadır.

Tanrı ve Ara Form

Eğer Tanrı canlıları sözde evrimsel süreç ile yaratmak isteseydi bunu yapardı. Bunu engel çıkacak bir güç yoktur zaten. Ancak rastlanılan tüm bulgu ve keşifler, canlıların hep kendi formlarını koruduklarını göstermektedir.

Resimde görmüş olduğunuz Çıyan fosili 50 milyon yıl öncesine aittir ve Polonya’da bulunmuştur.

Tanrı’nın Evrim Olmadan Yaratması Nasıl Gerçekleşti?

Yüce ve bir olan Tanrı, ilk başta tüm evrenin başlangıcını BIG BANG ile sıfır hacim ve sıfır zamanda gerçekleştirerek günümüze kadar gelecek olan süreci başlattı. BIG BANG süreci aslında bir patlama olarak adlandırılsa da aslında her şeyin zamanla belirli bir düzene gireceği bir sürecin başlangıcıdır. Bu aşamalar ile birlikte galaksiler, yıldızlar ve gezegenler; 100 milyonlarca yıl içerisinde yerli yerince düzenlendikten sonra, dünya Kutsal Kitap’larda ifade edildiğine göre 6 devirde düzene konuldu. Dünyanın soğuması, karaların yerleşmesi, gaz ve toz kaplı olan dünyanın görünürlüğe kavuşması bu 6 devrin devamıdır. Daha sonra tek hücreliler, kendi mükemmel kompleksliğinde bir anda oluştu.

Bu noktada evrim teorisini savunanlar bilimsel anlamında karşı çıkmaktadırlar. Çünkü her şeyin determinist yani sebepler bağlantıda açıklanması bilimsel açıdan önemlidir. Ancak sebepler insanlar içindir ve insanların dünya üzerindeki imtihanı, yani eğitim ve ahlakının gelişmesi için yaratılmıştır. Tabi ki farklı inanışlarda farklı ritüeller mevcuttur ancak Yüce Yaratıcı Tanrı’nın yaratmasını açıklarken bu tarz ritüeller göz ardı edilmelidir. Tanrı’nın yaratması bir ritüel değildir. Nasıl ki BIG BANG gibi bir patlamadan bir düzen oluşuyorsa, canlılığında bir anda canlılık sahibi olmasına şaşırmamak gerekir.

Bu şekilde çeşitli canlı filumları, çeşitli dönemlerde bir anda Yüce Tanrı tarafından yaratıldılar. Bu canlıların kiminin soyu tükendi, kimi ise canlılığını halen devam ettirmektedir.

İnsan ise Yüce Tanrı’nın son Kutsal Kitabı Kuran-ı Kerim’de de olduğu gibi, Yüce Tanrı tarafından önce cıvık çamurdan insan bedeni şekil kazandı. Daha sonra Yüce Tanrı’nın “Ol” demesi ile ilk insan canlılığını kazanmış oldu. Burada “Ol” ifadesi davranışsal bir ifadedir. Yüce Allah’ın fiziki anlamda yaratma işlemini gerçekleştirmesi söz konusu değildir.

Sonuç

Evrim hakkında.com olarak; bu yazımızda sizlere aslında gerçek gibi kabul edilen evrim teorisinin, bilimsel anlamda nasıl kabul edilemeyeceğini, Yüce Tanrı’nın her şeyi evrim olmadan nasıl yarattığını çeşitli yöntemler ile açıkladık. Evrim Teorisi hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz burayı tıklamanız yeterli olacaktır. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere…

 

Evrim Teorisi ve Tanrı İnancı
evrim tanrıyı reddeder mi, evrim teorisi allah, evrim teorisi felsefe ve tanrı, evrim teorisi ve tanrı, tanrı evrim ve kuran, tanrı evrim ve kuran üzerine

Bilim Nedir? Bilimin Önemi

Bilim; doğada bulunan herşeyin deney ve gözlemler sonucu mantıklı ve tutarlı bir biçimde yorumlanması sonucu elde edilen çalışmalar bütünüdür. Bilim veya bilimsel çalışmalar, insanlığın daha medeni bir halde yaşaması ve bilgi birikimini artırması için mutlaka uygulanması gereken çalışmalardır. Buraya kadar kısaca özetlediğimiz bilim nedir sorusunun cevabını şimdi daha detaylı bir biçimde irdeleyelim:

Bilim ve Bilimsel Çalışmaların Önemi

İnsan Hz. Adem (as)’ın Yüce Allah tarafından yaratılmasından bu yana hep arayış ve öğrenme içerisinde oldu. Daha verimli aletler keşfetmek ve kendi yaşantısını kolaylaştırmak için bunları kullanmak, birincil hedef oldu. Tabi ki bilimsel çalışmaları kötüye kullanmak isteyenler de oldu. Savaş ve anarşi çıkarmak için bilimsel çalışmalar sonucu ortaya çıkan keşifleri kullanan insanlar her zaman var oldu. Ancak içerisinde bulunduğumuz 21. yüzyılda bilimsel çalışmalar, insan yaşantısını ve sağlığını mutlaka ön planda tutar bir mahiyette olmalı.

Sözel ve Sayısal Bilimin Önemi

Sözel bilim (sosyoloji,psikoloji vs.) içerisinde bulunan bilim dalları ve sayısal bilim (matematik, fizik, kimya,biyoloji vs.) içerisinde bulunan bilim dalları, insan hayatı için çok önemlidir. İnsanoğlu; kendisinde, göklerde ve yerde nice güzellikleri ancak Yüce Allah’ın verdiği araştırma kabiliyetini kullanarak elde edebileceğimiz sözel ve sayısal bilim yöntemleri ile keşfedebilir. İnsan kendi bedenini incelediğinde, gökteki gezegenleri ve uçsuz bucaksız alemleri incelediğinde, yeri ve katmanları incelediğinde; aslında bilim yapmanın ve bilimsel anlamda çalışmanın önemini uygulamalı bir biçimde görecektir. Unutulmaması gereken nokta, bilimsel çalışmaları yaparken, tüm bu bilimsel çalışmaları, bize ilham eden Yüce Allah’ın gücü ve kudreti ile yapıyor olmamızdır.

Bilimi Doğru Amaçlarda Kullanmanın Önemi

20. yüzyılda meydana gelen Hiroşima ve Nagazaki’deki atom bombası faciaları, normalde yaşanmamalıydı. Albert Einstein, atomu parçalarına ayırma fikrini keşfederken, bunu insanların zararına değil yararına yaptığına inanmıştı. Ancak bu önemli bilimsel buluş, dünya üzerinde kötülüğü örgütleyip düzenleyenlerin eline geçtiğinde ne gibi facialar yaşanabileceğini maalesef geçtiğimiz yüzyılda gördük.

Dünyada bu tarz durumların önüne geçmek için her şeyden önce iyiler ittifak etmelidir. Bilimin önemini doğru kavramak ve bilimsel anlamda önemli icat ve keşifleri doğru kişilerin kontrolünde tutmak, bilimi doğru amaçlarda kullanmamıza fırsat sağlayacaktır.

Sonuç

Bilim Hakkında.com olarak bu yazımızda bilim nedir sorusuna ve bilimin önemi sorularına cevaplar aradık. Eğer bilimin önemine dair daha fazla bilgi edinmek isterseniz BURAYI TIKLAYABİLİRSİNİZ. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere. Sağlıcakla kalın!….

Bilim Nedir? Bilimin Önemi
bilim adamı nedir kısaca bilgi, bilim insanı nedir kısaca bilgi, bilim nedir kısaca tanımı, bilim nedir ne değildir, bilim nedir pdf, bilim nedir sözlük anlamı, bilim nedir vikipedi

Evrim Nedir? Evrim Hakkında Kısa Bilgi

Evrim hakkında çeşitli ansiklopedilerden, kitaplardan, makalelerden, videolardan araştırmalar yaptıysanız; mutlaka bir takım bilgilere sahip olmuşsunuzdur. Biyolojik terminolojide aslında yıllardır süre gelen ve kendine önemli bir yer edinen evrim teorisi hakkında sizlere bu yazıda bazı bilgiler vereceğiz. Evrim teorisi ya da evrim olgusu aslında bilimsel olarak kesin bir tutarlılığa sahip değildir. Bu tutarsızlığa dair delilleri bu makalemiz içerisinde sıralayacağız. Dikkatlice okumanızda fayda görmekteyiz.

Evrim düşüncesi; Aristoteles döneminden itibaren canlıların, cansız varlıklardan gerek mikro ya da gerek makro düzeyde etkiler sonucu, çeşitli doğal etmenler sonucu kendi kendine oluştuğuna inanılan bir görüştür. Bu doğal etmenler o kadar bilinçli bir şekilde hareket etmektedirler ki, hücrenin temel taşı olan proteinlerin üretilmesindeki muazzam karmaşanın bu doğal etmenler tarafından bilinçli bir şekilde gerçekleştiğini, evrim teorisini savunan çevreler, garip bir şekilde kabul etmektedirler.

Canlılık 100 milyonlarca yıldır aktifliğini korumakta. Evrim olgusu bu canlılığın kendini hem mikro anlamda ve hem de makro anlamda kendisini başarılı bir şekilde devam ettirdiğini iddia etmekte. O halde evrim olgusunu savunanlar, aşağıda soracağımız sorulara mantıklı bir biçimde yanıt vermelidirler. Aksi takdirde bilimsel anlamda tutacak hiç bir yanı olmayan bu hipotez paçavrasının sonu apaçık belli olacaktır:

Evrim Hakkında Şu Sorularımıza Lütfen Cevap Verin!:

1. Yeryüzündeki var olan ilk ata hücre bile proteinlerden oluşmaktaydı. Oysa proteinler bile hücre içerisinde üretilmekte. Eğer protein üretimi olacaksa mutlaka ilk ata hücrenin bir anda var olması gerekmez mi?


2. Evrim olgusu bir gerçekse doğada bulunan bu bilincin kaynağı nereden gelmektedir?


3. Canlıların geçmişte evrimsel olarak aşama aşama geldiğine dair fosil bulgularınız mevcut mu?

Bu sorularımızın sayısını artırmamız mümkün. Ancak evrimi savunanların sadece bu sorulara bile mantıklı bir cevap verebilmesini imkansız olarak görüyoruz.

EvrimHakkında.com olarak, evrim teorisinin geçersizliğini deşifre etmeye devam edeceğiz. Doğadaki canlılığın çatışarak ilerleyebileceğini savunan bu köhne hipotez paçavrasının, bilim dünyasına getirmiş olduğu zaman kaybını hep beraber yazılarımızda inceleyeceğiz. Evrim hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, burayı tıklayabilirsiniz.

Evrim Nedir? Evrim Hakkında Kısa Bilgi
evrim hakkında ilginç bilgiler, evrim nedir hakkında kısa bilgi, evrim teorileri hakkında bilgi, evrim teorisi hakkında bilgi, evrim teorisi hakkında bilgiler, evrim teorisi hakkında kısa bilgi

Test Post from Evrim Hakkında

Test Post from Evrim Hakkında http://evrimhakkinda.com

Gerçek Sevgi Nedir? Neden Önemlidir?

Gerçek sevgi hakkında ne biliyorsunuz? Gerçek sevgiyi yaşama imkanınız oldu mu? Peki gerçek sevgiyi hissetme imkanınız oldu mu? Gerçek sevgi konusuna dair yazacağımız bu yazımızda, sizlere gerçek sevgi hakkında önemli bilgiler vereceğiz. Umarız ki bundan sonra gerçek sevgiyi yaşama ve yaşatma konusunda daha hassas davranacaksınız.

Gerçek Sevgi Nedir?

Gerçek sevgi, bir insanın yaşayabileceği tutkuların en üstünüdür. Bu üstün tutku ile bir kişinin yaşamı inanılmaz ölçüde değişebilir. Sevgi, sevmek ve sevilmek hakkında belki de bugüne kadar pek çok şey duymuş veya yaşamış olabilirsiniz ancak gerçek sevginin kaynağını – eğer yaşamadıysanız- tarif edebilmeniz mümkün değildir.

Gerçek sevgi, Yaratıcımız olan Yüce Allah ile doğrudan bağlantılıdır. Gerçek sevgiyi yaşarken Allah’tan bağımsız yaşayamazsınız. Normalde sevgiyi dışarıda bulunan canlılara yüzeysel olarak yansıtırken, gerçek sevgiyi anlayıp yaşatmanız ancak derinden kavrayış ile mümkün olacaktır. Gerçek sevgiyi yalnız Allah ile derinden kalben, aklen ve vicdanen bağlantı kurabilenler yaşayabilir. Bu yüzden gerçek sevgiyi yaşayan kişi sayısı çok azdır çünkü gerçek sevginin değeri, bir elmastan veya bir yakuttan daha değerlidir.

Gerçek Sevgiyi Yaşamak Neden Önemlidir?

İnsan vücudu, nasıl ki su içmeden veya yemek yemeden hayati fonksiyonlarını yürütemez ise; insan ruhu da gerçek sevgi olmadan fonksiyonlarını doğru bir şekilde gerçekleştiremez. Gerçek sevgiyi yaşayan bir insan ile karşılaştığınızda, yaşı ileri olmasına rağmen genç göründüğünü, neşesinin ve hayattan aldığı lezzetin bambaşka olduğunu görebilirsiniz. Çünkü hayatını Allah’a bağlamış olan bir insan, gerçek sevginin lezzetini tatmıştır ve gerçek sevginin vermiş olduğu lezzet ile hayat kalitesini üst düzeye çıkarmıştır.

Gerçek sevgiyi yaşamak çok önemlidir. Çünkü insan çok zayıf yaratılmıştır ve bu zayıflığı giderebilecek en önemli unsurlardan biri, gerçek sevgiyi hayatında sürekli olarak barındırmasıdır. Hayatında aktif olarak gerçek sevgiyi barındıran biri, mutlaka dünya da ve ahirette huzuru ve mutluluğu yakalayacaktır.

Unutmayınız ki sevgi hakkında daha önceden yaşamış olduğunuz yüzeysel tutkular, gerçek sevgiye benzemez. Gerçek sevgiyi yaşayan insanlar, diğer insanlardan farklıdır. Gerçek sevgiyi yaşayan bir birey, ister mağarada yaşasın ister sarayda yaşasın, özel bir mutluluğa ve heyecana sahiptir.

Sevgi Hakkında.com olarak buraya kadar gerçek sevginin tarifini yaptık. BU KONUDA DAHA FAZLA BİLGİ EDİNMEK İSTERSENİZ BURAYI TIKLAYABİLİRSİNİZ:

Gerçek Sevgi Nedir? Neden Önemlidir?
gerçek sevgi hikaye nedir, gerçek sevgi nedir bilirmisin, gerçek sevgi nedir kısaca, gerçek sevgi nedir nasıl anlaşılır, gercek sevgi nedir sözleri

Test Post from Sevgi Hakkında

Test Post from Sevgi Hakkında http://sevgihakkinda.com

Kuran ve Mucize Örnekleri

Kuran- ı Kerim; 1400 sene önce, Yüce Allah tarafından ayet ayet tamamlanarak son peygamber Hz. Muhammed (sav)’e gönderilen mucize dolu bir kutsal kitabımızdır. Öğüt ve hatırlatma amacıyla insanlığa gönderilen ve mucizeler ile dolu olan Kuran’ın mucizevi yönleri, O’nun Yüce Allah tarafından indirildiğinin delilidir. Bu yazımızda sizlere Kuran’da bulunan mucize örneklerinden bir kaç tanesini paylaşacağız. Dikkatlice okumanızı tavsiye ederiz.

Kuran ve Mucize Örnekleri -1- : Kandaki Oksitlenme

Asla, hayır; onların kazandıkları, kalpleri üzerinde pas tutmuştur. (Mutaffifin Suresi, 14)

Mutaffifin Suresi’nin 14. ayetinde kalpler için kullanılan “pas tutma”ifadesi, kalp üzerinde gerçekleşen biyo kimyasal bir reaksiyona işaret ediyor olabilir. (Doğrusunu Allah bilir).

Science News dergisinde Dr. Sharon McDonnell, demirin organları oluşturan hücreleri okside etmesini “Bu paslanmadır.” ifadesiyle tanımlamaktadır.

… Hemokromatozu olanlar demirin emilimini, organlarında depolayarak gerçekleştirirler. Zaman içerisinde bu, toksik miktarlarda birikerek, organların iflasına sebep olur; çünkü kelimenin gerçek anlamıyla paslanırlar. (Deborah Weisberg, Post Gazette, New center treats victims of chronic iron poisoning, 10 Kasım 1998)

Kuran’da, bilimsel verilerle uyumlu böy­le bir benzetmenin yer alması, Kuran’ın indirildiği dönem düşünüldüğünde açık bir mucizedir.

Kuran ve Mucize Örnekleri -2- : Kuran’da Flor Elementi

Flor (F) elementini 1886′da, Henri Moissan isimli Fransız kimyager elde etmeyi başarmıştır. Hadid Suresi’nde ilk “F” harfinden ayetin başına kadar 9 harf geçmektedir.

* Ayetin başından F harfine kadar geçen harf sayısı: 9
* “F” elementinin atom numarası: 9

_________________________________________________________________________________

Mucize Hakkında.com isimli sitemizde çeşitli mucize konularına dair paylaşımlar yapmaya devam edeceğiz. DAHA FAZLA MUCİZE HAKKINDA BİLGİ EDİNMEK İSTERSENİZ; BURAYI TIKLAYABİLİRSİNİZ

Kuran ve Mucize Örnekleri
kuran mucize ayetleri, kuran mucizeleri harun yahya, kuran mucizeleri izle, kuran mucizeleri youtube, kuran mucizesi

Test Post from Mucize Hakkında

Test Post from Mucize Hakkında http://mucizehakkinda.com

Mehdi Kimdir? Mehdi Ne Zaman Gelecek

Mehdi kimdir? Mehdi ne zaman gelecek? Ahir zaman hakkında bilgi edinmek isteyenlerin aklındaki iki önemli soru bu sorular. Bu sorulara sahih hadisler ışığında doğru cevapları vermek çok önemli. Çünkü Hazreti Mehdi (as)’ın çııkış alametlerinden biri olan sahte Mehdi’lerin ortaya çıkması, insanların yanlış kişiyi Mehdi olarak tanımasına sebebiyet verecektir. O halde Hazreti Mehdi (as)’ı doğru olarak tanımak ancak sahih hadisleri okuyup anlayarak mümkün olacaktır. Şimdi Hazreti Mehdi (as)’ın nasıl bir şahıs olacağını ve Hazreti Mehdi (as)’ın ne zaman geleceğini bu yazımızda ele alacağız!

Hazreti Mehdi (as) Kimdir?

Hazreti Mehdi (as),  ahir zamanda Deccal’in yapacağı tahribatın ardından; Deccal’in fikir ve tahribatını ortadan kaldırarak, tüm dünyaya huzuru ve barışı hazırlayacak şahıstır. Bu mübarek şahıs, kendi yardımcıları ile birlikte, tüm dünyaya sevgi öğretmeni olacak ve insanların birbirlerine karşı saygı ve hoşgörü ile davranmasını sağlayacaktır. Konu ile ilgili bazı hadisler şu şekildedir.

Zamanın inkitaa uğradığı (sistemlerin değiştiği) bir dönemde, Mehdi denen bir adam gelecek ve ihsanı bol ve güzel olacak. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, sf. 14)

O, fitnelerin zuhur ettiği bir zaman aralığında gelecek ve ihsanı karşılıksız olacaktır.
(El Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, sf.24)

Hazreti Mehdi (as)’ın Fiziksel Özellikleri İçin Tıklayın

Hz. Mehdi (a.s.)’nin Manevi Özellikleri ve Üstün Ahlakı İçin Tıklayın

Hazreti Mehdi (as) Ne Zaman Gelecek?

MehdiHakkında.com isimli sitemizde Hazreti Mehdi (as)’ın ahir zamanda zuhur edeceğini yukarıdaki satırlarda belirttik. O halde Mehdi (as)’ın ne zaman geleceğini bilmemiz için ahir zaman alametlerini doğru anlamamız gerekmektedir. Ahir zaman alametlerinin birbiri ardınca gerçekleştiği bu zamanda Hazreti Mehdi (as)’ın her an zuhur edebilme ihtimali muhtemeldir.

Ahir zaman alametlerinin bazılarını kısaca sıralayacak olursak şunları yazabiliriz:

1. Deccal’in Çıkışı


2. Dabbet-ül arz


3. Tozlu dumanlı bir fitnenin görülmesi


4. Irak’ta bir ordunun batması


5. Binaların yükselmesi


6. Çarşıların yaklaşması

Bunun gibi pek çok hadiste aktarılan ahir zaman alameti var . DAHA FAZLASINI OKUMAK İÇİN TIKLAYABİLİRSİNİZ!

Sonuç;

Sizlere bu yazımızda Hazreti Mehdi (as)’ın kim olduğuna dair (Mehdi Kimdir)  ve ne zaman zuhur edeceğine (Mehdi ne zaman gelecek) dair bilgiler verdik. Bu konuda paylaşımlarımız devam edecektir. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere….

Mehdi Kimdir? Mehdi Ne Zaman Gelecek
mehdi kimdir görevi nedir, mehdi kimdir ne zaman gelecek, mehdi kimdir nedir, mehdi kimdir özellikleri nelerdir, mehdi ne zaman gelecek belgesel

Test Post from Mehdi Hakkında

Test Post from Mehdi Hakkında http://www.mehdihakkinda.com

İslam Dini Nedir ve Temel Özellikleri Nelerdir

İslam dini nedir sorusu, müslüman olmak isteyen pek çok insan için çok önemli bir soru. Bu sorunun doğru cevaplandırılması, ilgili kişinin dünya hayatını ve hem de ahiret hayatını etkileyecek çok önemli bir unsur. Dünya üzerinde kendi kendine “İslam Nedir?” diye sorarak cevabını hakkıyla veren kişi sayısını bilmemiz mümkün değil. O halde bu yazımızda sizlere İslam’ın ne olduğunu ve temel özelliklerinin ne olduğu sorusunun cevabını vermeye çalışalım. Umarım bu yazımız İslam dininin anlaşılmasında önemli bir referans kaynağı olacaktır:

İslam Nedir?

İslam kelimesi, sözlük anlamında barış, olgun akıl, makul olan gibi anlamlara gelmektedir. Din kelimesi ise bir kişinin hayat çerçevesinde izlediği yol anlamına gelir. O halde İslam dini, hayat çerçevesinin, olgun akla göre veya makul olana göre belirlenmesinin dini olarak ifade edilmelidir. İnsanlığın var olduğu günden bu yana Yüce Yaratıcı Allah; İslam dininin, insanların uyması gereken din olduğunu, kutsal kitaplar ve peygamberleri aracılığı ile insanlığa bildirmiştir. Allah; insanları olgun aklın dinine uymaları istemiştir.

İslam ve Kuran-ı Kerim

Yüce Yaratıcı Allah’ın göndermiş olduğu son kutsal kitap olan Kuran-ı Kerim, insanların İslam dinini öğrenebilecekleri yegane kılavuzdur. Göndermiş olduğu son peygamber olan Hz. Muhammed (sav) ise Kuran-ı Kerim’i en doğru bir biçimde yaşayan ve insanlara örnek olan şahıstır. O halde insanlar eğer “İslam Nedir” sorusuna cevap aramakta iseler, bunu dosdoğru Kuran-ı Kerim aracılığı ile incelemelidirler. İslam konusunda sadece Kuran’dan sorumlu olduğumuzu Yüce Yaratıcı Allah, Kuran’da şu şekilde bildirmiştir:

Ve şüphesiz o (Kur’an), senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz (ondan) sorulacaksınız. (Zuhruf Suresi 44. Ayet)

Görüldüğü gibi bir insan eğer İslam’ı doğru anlamak istiyorsa başvurması gereken kaynak Kuran-ı Kerim olmalıdır.

İslam Dini ve Gelenekçi Bağnazlık

İçinde bulunduğumuz 21. yüzyılda insanların İslam dinini doğru bir şekilde anlamaları, sadece Kuran-ı Kerim’e doğru bir şekilde uymak ve Peygamber Efendimiz (sav)’in sahih hadislerine uyması ile mümkündür. Günümüzde İslam dinine sonradan ilave edilen hurafe ve bidatler, İslam dininin gereğiymiş gibi lanse edilmektedir. Bu hurafeler, İslam dininin yaşanmasında insanlara büyük zorluklar ve sıkıntılar çıkarmaktadır.  Oysa Yüce Yaratıcı Allah, sonsuz şefkat ve merhameti ile İslam’ı; zorluk ve sıkıntı çekmemiz için değil, aksine özgürlüğü, kardeşliği, adaleti, barışı, huzur ve dosdoğru aklı öğrenmemiz için göndermiştir. Konu ile ilgili ayet şu şekildedir:

Biz sana bu Kur’an’ı güçlük çekmen için indirmedik, (Taha Suresi 2. ayet)

Görüldüğü üzere İslam dini, gelenekçi bağnazlığın sunmuş olduğu sanattan, bilimden, estetikten, sevgiden, şefkatten uzak bir din değil; bunun aksine rahatlığı ve güzelliği savunan bir dindir. Bu konunun doğru anlaşılması çok önemlidir.

İslam’ın Temel Özellikleri

İslam Hakkında.net olarak buraya kadar İslam dini hakkında önemli bilgiler verdik. İslam dinin temel özelliklerinin doğru olarak bilinmesi, bir insan için çok önemlidir. Çünkü bir insan vefat ettikten sonra artık sonsuz ahiret hayatı başlayacaktır. Sonsuz ahiret hayatında ya sonsuza kadar cennette şölen altında yaşayacak, ya da cehennem de azap altında yaşayacaktır.

İslam dininin temel özelliklerini maddeler halinde sıralamak gerekirse şu şekilde sıralayabiliriz:

• İslam dini, sevgi ve barış dinidir.


• İslam’da sanat ve bilim esastır.


• İslam’da kadınlar ve erkekler birbirlerine karşı saygı ile davranır.


• İslam dininde demokrasi esastır.


• İslam dininde her birey makul ve olgun akıl ile hareket eder.

Bu maddeleri fazlasıyla sıralayabiliriz. İslam dini hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz BURAYA TIKLAYABİLİRSİNİZ.

Sonuç

Tüm dünyada İslam dininin doğru anlaşılması çok önemlidir. Eğer “İslam Dini Nedir” sorusunun cevabı doğru olarak cevaplanmaz ise, dünyayı huzursuzluk ve anarşi kaplayacaktır. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere…

 

İslam Dini Nedir ve Temel Özellikleri Nelerdir
islam nedir ve temel özellikleri nelerdir, islam temel özellikleri kısaca, islam ve islamın temel özellikleri, islamiyet ve temel özellikleri

Test Post from İslam Hakkında

Test Post from İslam Hakkında http://islamhakkinda.net

Bilim ve Sanat Özgürlüğü Hakkında

Bilim ve sanat özgürlüğü, tüm dünya üzerinde incelenmesi gereken bir konu. Bilimin ve sanatın özgür kalmadığı bir dünyayı, kalitesizlik ve iticilik kaplar. Bu yazımızda sizlere bilim ve sanat özgürlüğü hakkında bazı bilgiler vermek istiyoruz. Vereceğimiz bilgilere katılacağınızı düşünüyoruz. Yazımızın tamamını okumanızı tavsiye ederiz.

Bilimsel Özgürlüğün Etik Çerçevesi

Dünya üzerinde pek çok yerde bilime ve sanata dair gelişmeler var. Bilim hakkında yeni teknolojik araştırmalar, yeni buluşlar, yeni AR-GE çalışmaları yapılmakta. Tüm bunların yapılmasının amacı geleceğin tarihinin bilimsel anlamda yazılmasını sağlamak. Tabi bilimsel araştırmaları yaparken, tüm bu araştırmaların etik koşullarda gerçekleşmesinde fayda var. Eğer bilimsel araştırmalar ve yeni buluşlar yapılırken, insanlığın zararına karşı kullanılırsa, bunlar insanlık için çok olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu sonuçların bazılarını maddeler halinde sıralayacak olursak, şunları söyleyebiliriz:

1. Yanlış ideolojilerin eline geçen bilimsel buluşlar, anarşi ve kargaşa çıkarmaya sebebiyet verebilir.


2. Sözde güçlü ve üstün olanın, sahip olduğu imkanlar ile; gerçekleştirilen bilimsel araştırmalara hakim olması, dünyanın yanlış yönlendirilmesinde büyük etkiye sebep olacaktır.


3. Yakın geçmişimizde yaşanan atomun parçalanması sonucu ortaya çıkan enerjinin atom bombası amacıyla kullanılması, oluşabilecek benzeri facialara örnek teşkil etmektedir.

 

Bilimsel Özgürlüğün, İslam Dini İçerisindeki Yeri

BilimHakkında.com sitesinde şu önemli gerçeği de aktarmak istiyoruz. Bilimsel özgürlük, günümüzde bir kısım çevreler tarafından yaşanan hurafe yaşantısının aksine, İslami yaşantıda kesinlikle olması gereken bir özgürlük modelidir. Yüce Yaratıcı Allah; Kuran’da bilmenin, bilime ilgi göstermenin üzerinde durmaktadır. Konu ile ilgili ayet şu şekildedir:

“… Hiç bilenlerle bilmeyenler bilenle bilmeyen bir olur mu?..” (Zümer Suresi, 9)

Tüm bunların yanı sıra, İslam Dini ve bilim çatışmaz. Halk arasında bilinenin aksine sonradan halk arasında oluşturulan hurafe ve bidatler, bilimin ve İslam Dini’nin birbiri ile çeliştiğini iddia eder. Oysa ki bu iddia tamamen gerçek dışıdır. KONU İLE İLGİLİ DETAYLI BİLGİ İÇİN BURAYI TIKLAYABİLİRSİNİZ.

 

Sanatın Özgür Olmasının İnsanlık İçin Önemi

Müzik, sinema, tiyatro, resim, opera gibi konular; sanat için vazgeçilmez unsurlardır. Tüm bu unsurların dünyada özgürce gerçekleştirilmesi, insanlık için büyük öneme sahiptir. Resimlerdeki işlemenin, müzikteki nota uyumunun, tiyatro ve sinemadaki duyguların doğru yansıtılmasının insan ruhu için önemi büyüktür. Sanat ve sanatçının olmadığı bir dünyanın, sessiz çalışan bir televizyondan farkı yoktur.

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, sanat bir toplum için vazgeçilmezdir. Peki İslam Dini’nin sanata olan yaklaşımı nedir? Şimdi bunu inceleyelim:

İslam Dini’nin Sanata Bakış Açısı

İslam dininde sanat, sanat olmazsa olmaz unsurlardandır. Nitekim, Allah’ın müslümanlara vaadettiği ödül ve müjde olarak vaadettiği cenneti, ayetlere dayanarak incelediğimizde, büyük bir sanat ortamı ile karşılaştığımızı görürüz. Cennettte bulunan herşey, büyük estetik içermektedir. Yüce Allah; cenneti, büyük bir sanat ile yaratmıştır. Konu ile ilgili ayet şu şekildedir:

Orada nereye baksan bir nimet ve pek büyük bir mülk görürsün. (İNSAN Suresi 20)

Sonuç Olarak;

Bilim Hakkında sitesi olarak sizleri bilime farklı bir açısıyla bakmaya davet ediyoruz. Eğer BİLİM konusunda daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız sizleri aşağıdaki linke tıklamaya davet ediyoruz. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere…

BİLİM HAKKINDA DAHA FAZLA MAKALE OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

 

Bilim ve Sanat Özgürlüğü Hakkında
bilim özgürlüğü nedir, bilim özgürlüğü ve düşünceyi ifade etme, bilim sanat özgürlüğü, bilim sanat özgürlüğü nedir, bilimin özgürlüğü

Test Post from Bilim Hakkında

Test Post from Bilim Hakkında http://bilimhakkinda.com